International Journal of Hematology and Oncology 2008, Vol 18, Num 4 Page(s): 193-200
Kronik Myelomonositik Lösemide Prognostik Faktörler ve Skorlama Sistemleri: 37 Hastanın Retrospektif Analizi

Fatih DEMİRKAN1, İnci ALACACIOĞLU1, Özden PiŞKİN1, Güner H. ÖZSAN1, Mehmet A. ÖZCAN1, Bülent ÜNDAR1

Dokuz Eylul University Faculty of Medicine, Department of Hematology, İZMİR

Keywords: Kronik miyelomonositik lösemi, Miyelodisplastik sendrom, Skorlama sistemleri, Prognostik faktörler
Çalışmada kronik myelomonositik lösemili (KMML) olgularımızın farklı sınıflama ve prognostik skorlama sistemlerine göre hematolojik, klinik ve demografik özelliklerini değerlendirmeyi amaçladık.

Şubat 1994 ile Aralık 2005 arası tanı almış 37 KMML hastası retrospektif olarak değerlendirildi. Erkek kadın oranı 29/8, tanı anındaki medyan yaş 72 idi. Hastaların medyan izlem süresi 12 aydı (1-119 ay). Olguların FAB’a göre %70.3’ü KMML-MP, diğerleri KMML-MD olarak sınıflandırıldı. WHO’ya göre, %86.5’i KMML-I, %13.5’i KMMLII olarak yeniden sınıflandırıldı. Karyotipik analiz 22 hastada yapılabildi.

Medyan laboratuar değerlerinden hemoglobin (Hb) 9 g/dL (6.1-14 g/dL), beyaz küre (WBC) 9.7 x 109/L (1.8-157 x 109 /L), periferal monosit sayısı 3.5 x 109/L (1.2-50 x 109/L), trombosit 85 x 109/L (6-992 x 109/L) idi. Splenomegali 11 hastada (%29.7) gözlendi. 14 olguda (%37.8) medyan 11 ay sonra (1-90 ay) AML gelişti ve transformasyon sonrası medyan 11 ay yaşadıkları (1-90 ay) izlendi. OS 12 aydı [MD (miyelodisplastik) tipinde 12 ay, MP (miyeloproliferatif) tipinde 25 ay, p=0.3]. Uluslar arası skorlama sisteminde (IPSS) 13 KMML-MD hastasına uygulanabildi (WBC < 12 x 109/L). Hastalar yayınlanmış skorlama sistemlerine göre yeniden değerlendirildi. Risk grupları arasında anlamlı OS farkı mevcuttu (Modifiye Bournemouth skorunda:p= 0.039, Duesseldorf skorunda:p= 0.01, IPSS: p=0.003). Multivaryant analizi yapıldığında Hb (< 10 g/dL) ve kemik iliği blast yüzdesinin (≥ %10) prognostik anlam taşıdığı görüldü (p= 0.03, p= 0.002). Güncel prognostik skorlama sistemlerinin KMML’de kullanımı cesaret verici olsa da klinikte karar vermede daha spesifik prognostik faktörlere ihtiyaç olduğu kanısındayız.